DİYARBAKIR Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Erdal Avşar, Kredi Garanti Fonu’nun, “Nefes Kredisi” paketinin, dövizdeki kur dalgalanması ve pandemi sürecinin uzaması nedeniyle özek sektörde ciddi sıkıntılara yolaçtığını söyledi.
TSO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Erdal Avşar, yazılı olarak yaptığı açıklamada pandemi sürecinin 3 yıldan beri sürdüğünü belirterek, “Üç yılı aşkın bir süreden beri devam eden pandemi başta sanayi yatırımı olmak üzere, ticari yaşamın bütün alanlarını etkilemeye devam ediyor. Bu süreçte özel sektörün karşılaştığı en önemli sorun finansmana erişim ve kredilendirme süreçlerindeki daralmalar olmuştur. Yaşanan sorunları aşmak üzere KGF destekli kullandırılan “Nefes Kredisiö ve diğer krediler çok önemli bir rahatlatma yaratmış, ticari yaşamın canlanması sağlanmıştı. Ancak, pandeminin uzaması ve dövizdeki kur dalgalanmaları özel sektörü yeniden çok daha ciddi finansman sorunlarıyla karşı karşıya getirmiştir. Finansal sorunlara çözüm üretmek, özel sektörün krediye erişimini sağlamak amacıyla Hazine ve Maliye Bakanlığınca Kredi Garanti Fonu (KGF) aracılığıyla yeni bir kredi destek paketi devreye sokulmuştur. 25 milyarı yatırım, 25 milyarı ihracat, 10 milyarı ise işletme kredisi olmak üzere, toplamda 60 Milyar TL. tutarında KGF destekli kredi imkanı sağlanmıştır” dedi.
KGF’nin “Nefes Kredisi” paketinin önemli olduğuna dikkat çeken Avşar, ancak bunun yetersiz kaldığını ifade ederek, şöyle konuştu:
“Ticari hayatın yeniden canlanması için Yatırım ve üretimin artması, ticari yaşamın yeniden canlanması için kullanıma açılan kredi desteği çok önemli bir destek olmakla birlikte yetersiz kalmaktadır. Toplam 60 Milyar tutarındaki kaynak bankalara dağıtıldığında her bir şubeye düşen kaynak miktarı çok cüzi bir rakama denk gelmektedir. Kaynak yetersizliği nedeniyle banka şubeleri yoğun kredi taleplerini karşılayamamaktadırlar. Özellikle kalkınmada öncelikli bölgelerde bulunan bankaların şubelerine verilen kredi limiti bölgenin ihtiyaçlarına cevap olamayacak kadar düşük düzeydedir. Yatırım yapılabilirliğin önünü açmak, üretim ve ihracatımızı arttırmamız için çok daha yüksek miktarlarda finansman kaynaklarına ihtiyaç duyulmaktadır. Özel sektörün ihtiyaçlarına cevap verebilecek, yeterli miktarda ve uygun kullanım koşullarında kredi imkanları oluşturulmalıdır. Kalkınmada öncelikli bölgelerde bulunan kamu ve özel bankalara çok daha yüksek miktarda kaynak aktarılmalı, bu bölgelerdeki yatırımcı ve iş insanlarına diğer bölgelere göre daha uygun koşullarda krediye erişim kolaylığı sunulmalıdır.”
